Pages

12 Eylül 2010 Pazar

Türkiye Sizinle Gurur Duyuyor ! Basketbol Milli Takımı

2010 Dünya Basketbol Şampiyonası'nda A Milli Takımımız finalde ABD'ye 81-64'lük skorla mağlup olarak turnuvayı gümüş madalyayla tamamladı.

TÜRKİYE: 64 - ABD: 81


Salon: Sinan Erdem

Hakemler: Christiano Maranho (Brezilya), Luigi Lamonica (İtalya), Juan Arteaga (İspanya)

Türkiye: Kerem Tunçeri 7, Ömer Onan 7, Hidayet 16, Ersan 7, Ömer Aşık 5, Kerem Gönlüm 4, Ender 6, Sinan, Semih 9, Oğuz 3, Cenk, Barış Ermiş

ABD: Billups 4, Rose 8, Durant 28, Iguodala 4, Odom 15, Chandler, Curry 3, Gay 6, Westbrook 13, Gordon, Granger, Love

1. Periyot: 17-22

Devre: 32-42

3. Periyot: 48-61

Night Of Champions Nedir ? Poster ve Tanıtımı (NoC)

Kralların arenasıdır

WWE'nin bütün kemerlerinin ortada olduğu özel şovdur. Bir sonraki şov 19 Eylül 2010 tarihindedir.

Bu seneki Night of champions ' un posteri

WWE Night of Champions 2010 - Official Promo (HQ)

Amerikan Güreşi Terimleri

Hardcore:Güreşte Kullanılan yabancı nesneler

Booker:Maçı ayarlayan kişiler

Jobber:Kısacası çömez demektir.Ana şovda bulunmayan şirkete yeni gelmiş güreşçilerdir.

Keyfabe:Güreşte hikaye yada maç bölümesi demek.Mesela kişinin o günkü şov planı dışında bir olay gerçekleştirmesi programda

Gimmick:Güreşçinin karakteri

Face:Anglelarda iyi halkın desteğini arkasını alan karakter

House Show:TVlerde yayınlanmayan sadece şovun yapıldığı lokal bölge halkına yönelik olan şovlar

Heel:Genellikle Face olan güreşçinin düşmanı kötü karakter.

Push:Bir güreşçinin federasyonu tarafından destek alması

Angle:Hikaye

Tuş etme(pin):Rakibinin sırtı yerdeyken ona herhangi bir yerini vucuduna koymalısın hakem üçe kadar sayar eğer kalkamazsa tuş olur.Ama kalkması için omzunu bile oynatması yeterli ondan okadarda kolay iş değil.

Pes Ettirme:Bu işi yapabilmek için için herhangi bir pes ettirici hareket uygulamanız lazım.bu esnada rakibiniz çok fazla acı çeker.Hakem ise devamlı pes edip etmediğini sorar pes ederse elini yere 2 3 kere vurur yada bunu dışında 2 yol daha vardır,birincisi rakip kendi elini yere vurur buna Tap Out denir;yada passed away dediğimiz olay gerçekleşir ki bu da sleeper hold yada choke hold tarzı hareketlerde rakibin bayılması durumudur.Maç biter.

DQ: Diskalifiye demektir.Kurallı maçlarda rakip size hardcore ile vurur yahut ringe adam karıştırır yahut size bir hareket yapacakken önünüze hakemi atarsanız hakem maçı dq ilan eder.Kemer maçları diskalifiye ile kazanılırsa kemer el değiştirmez.

No Contest:İptal demek.Ringe bazı isimler karışıp iki ismede dalarsa hakem maçı iptal eder burda gong birden fazla duyulur.

Rope Break:Bana göre saçma bir kural ama açıklamakta fayda var.Mantığı şu adamı sadece ringde tuş edebilirsin kafası azıcık ringin dışında olsun saymaz hakem yada bir submission(pes ettirme) hareketinde hareket çekilen iplere ulaşırsa hold bırakılmak zorundadır eğerki bırakılmasa hakem 5e kadar sayar ve diskalifiye eder.

Count-Out:Bir güreşçinin ringin dışında 10 sn gibi bulunma süreniz var.Ringe girip çıkarsanız süreniz sıfırlanır eğer süreniz dolarsa dq olursunuz.Bu anlattıklarım sadece normal maçta geçerli fakat.

Amerikan Güreşi Hakkında Soru Cevap

Amerikan Güreşi Nedir?


Herkes merak eder amerikangüreşi nedir?İki kişinin kavgasımı, güreş için acı çekmekmi, yoksahayatın kendisimi.Aslında amerikan güreşi bunların hepsininkarışımıdır.Yazıma başlamadan önce ilk olarak ufak bilgiler vermekistiyorum.Amerikan güreşi'nin yurtdışındaki adı aslında profesyonelgüreştir ondan yabancı birine American Wrestling derseniz o nedir diyetanım verir.Çünkü amerikan güreşi amerika'da yapılan olimpik güreşleribile içine alan bir tanımdır.Amerika olimpik güreşi amatör olarak görürama bize göre onlar profesyoneldir Türkler'de bunun için bu sporaamerikan güreşi der.

Amerikan Güreşi Spormudur?

Aslında gerçekte hayır.Sebebi ise maçın başından sonuna kadar ayarlıdır.Fakat bunusadece şirketin yöneticileri ve güreşçiler bilir.Türkçe terimi EğlenceSporudur yani eğlendirme amaçlı spor.Yani Güreşi insanlar sporkategorisine sokmaz.Eğlence sporuna sokar.
-Birde şöyle düşünelim sporda kondisyon varmıdır ? vardır peki bu adamlarda varmı ? var yani spordur ama eğlence sporu olduğunu unutmamak lazım

Amerikan Güreşi Gerçekmidir?

Türkiye'deki pek çok insan yanlış kanalları izleyip yanlış bilgiye kapılıyor.Güreşteki vuruşlar gerçek olmasada güreşte yapılan ufacık yapılan hareket bazen güreşçinin kariyerine son verir.Oralarda kullanılan hardcore(sonra bahsedeceğim)vs vs'te gerçekten can acıtır.

Güreşte Kan Var Mıdır?

Bu soruya yok diyen adamaiki cevap verirdim.Ya hiç maç izlememiş.Yada WCW izliyor.Kan güreştegenellikle haftalık şovlarda değilde PPV(Pay Per View)aylık siparişüzerine dijital uydudan izlenen asıl özel maçlarda çok sık gözükür.

Kanın Sırrı Nedir?

Aslında genelde jiletleyapılır.Ama bu her şirket için geçerli değildir bazı şirketlergerçekçiliği önde tutmak için hardcorelardan alınan darbelerdedeyapıyor.Jilet olayına geri dönelim.Mantığı şudur kameralarıngöstermediği bir anda adamın alnını jiletle kesmesi.Alında hiç damarolmadığından hem zararsız hemde daha çok kan çıkıp tüm yüzeyayılır.Ondan güreşte vücudda kan nadir gözükür.Hep yüzdedir.
Güreş Hataları Bölüm 3 - yandaki makalemde bunu daha iyi anlayacaksınız videoda herşey görünüyor
Profesyonel Güreş (Amerikan Güreşi) bir “sports entertainment” olarak tanımlanır. Yani, hem spor, hem de eğlendirici özellikleri vardır. Amerikan güreşi çok iyi bir sporcu olmanızı gerektirir. Bu sporda yanlış bir hareketle kemikler kırılabilir, hatta bir daha güreşemeyecek kadar kötü yaralanabilirsiniz. Maç boyunca sürekli efor sarf edersiniz, bundan dolayı da çok iyi dayanıklılık gerektirir. Ancak, bu sporda bir de müthiş bir önceden planlama söz konusudur. Güreşçiler maçın gidişatı hakkında en son ayrıntısına kadar direktif altında maça çıkarlar. Yani maçtan önce maçın sonucu belirlenir. Tabi bu sonucu güreşçiler ve şirket sahiplerinden başka kimse bilmez. Bundan dolayı, seyirciler için heyecan her zaman devam eder. Bu tanıma göre güreş sahte değildir, ancak sonuçları ayarlanmış gerçek bir fiziki mücadeledir. Sporcu olmanın yanında çok ikna edici bir karaktere sahip olunmasını gerektiren bir olaydır. Bu, hem ring içindeki performans ve inandırıcılıkla alakalıdır, hem de ring dışındaki olaylarla.

Güreş hakkında çok güzel bir deyim vardır: "İlk öğrenmen gereken şey, nasıl düşeceğini öğrenmektir". Kısacası, bir Amerikan güreşçisi sıradan bir adama genelde uyguladığı hareketleri uygularsa, o adam büyük bir ihtimalle ölür en iyi ihtimal birkaç dakika içinde ya bayılır yada bir yerini kırar.

Ring dışında hikayeler zamanla yazarlar tarafından geliştirilir. Burada önemli olan, bir güreşçinin başarısının bu hikayeleri etkileyecek nitelikte olmasıdır. Yani, taraftarın güreşçiye karşı reaksiyonu çok önemlidir. Bir kişiye karşı ilgi doğarsa, hikayeler onun üzerine yoğunlaşır. Sadece iri yarı olmak, yada çok teknik bir güreşçi olmak yeterli değildir. Güreşçilerin başarısını insanların onlara olan reaksiyonu belirler.

Kısa olacak kan meselesine de değinmek gerekirse şunları söyleyebiliriz: Kan, Amerikan güreşindeki aşrı sık görünen bir şey değildir, sadece büyük düşmanlıklar olan maçların yoğunluğunu göstermek için başvurulan bir yöntemdir. Kan gerçektir, kimse suratına ketçap yada boya sürmez. Kameraların görüntülemediği bir anda güreşçi suratının bir yerini jiletler, öbür güreşçi de o yara üzerine vuruşlara devam eder. Yani bu yoğunluğun söz konusu olan maçlarda kan kaybı gerçektir, bu da aslında maçta önemli bir rol oynar çünkü maç ilerledikçe kan kaybı devam eder, enerji azalır.

Ring dışında neler olur?

Amerikan güreşinin en güzel yönlerinden biri, özellikle önemli müsabakaların ardında bir hikaye bulunmasıdır. Amerikan güreşinde, özellikle yılın en büyük turnuvalarındaki önemli maçlarında, maç öncesi çok önemlidir. Anlaşılması gereken olay şu: Amerikan güreşinde güreşçiler birer karakterdirler. Rasgele adanı bilmediğiniz iki adam karşı karşıya gelmez. Örneğin nasıl boksta bir kemer mücadelesi varsa, Amerikan güreşinde de vardır ve hikayeler bazen kemeri kazanma yada müdafaa etme ile alakalıdır. Haftalar öncesinden kemer sahibi ile potansiyel rakipleri arasında hikayeler gelişmeye başlar. Söz dalaşı olur, röportajlar olur, birbirlerinin maçına karışıp düşmanlık kazanma olabilir, vs. Doğal olarak, müsabaka her zaman kemerle alakalı olmayabilir. Bazen bir onur meselesi, kadın meselesi, kendini ispat etme isteği, genel olarak birbirinden hoşlanmama, öç alma gibi bir sürü neden söz konusudur. Yani, her hafta hem ring içinde hem de ring dışında gelişen olaylar söz konusudur ve bu olay sırf iki adamın ringde dövüşmesinden çok daha ayrıntılı bir olaydır. Amerikan güreşini izlemenin bir güzel yönü de bu şok faktörüdür. Kimlerin arası bozulacak, kim kemer müsabakasına çıkmaya hak kazanacak, kimin yıldızı parlayacak, bunlar hepsi izlemek ekran karşısına geçmenin nedenleri.

John Cena Undertaker'ın WM Serisini Bitirmek İstediğini Söyledi ve The Rock Hakkında Konuştu

John Cena Moviefone.com ile yeni filmi Legendary'yi tanıtmak için yaptığı röportajda Undertaker ve gelecek sene olabilecek bir John Cena - The Undertaker WM maçı hakkında konuştu.
Moviefone.com'un sorduğu; "Senin için sırada ne var? Oscar mı yoksa Undertaker'ın serisini bitirmek mi?" sorusuna; Wrestlemania'da Undertaker'a meydan okuyup onun ünlü serisini bitirmek istediği cevabını verdi.